GENÇLİK VE MİLLİ ŞUUR-2
Türk milletini ve Türk devletini koruyacak yani İslamiyet’i koruyacak gençler yetişmesi gerektiğini defalarca, ısrarla arz etmiştim. Arz etmeye de durmadan devam edeceğim.
Hepimiz tecrübe ederek görmüşüzdür ki, hak yolunda olan davalar, en doğru fikirler, ehliyetsiz kişiler elinde başarısız duruma düşmekte, haksız davalar, bozuk fikirler ve çürük inançlar ise güçlü kadrolar elinde başarıya ulaşmaktadır.
Açıkça itiraf etmeliyiz ki, insanları tanımak ve ona göre teşkilatlanmak konusunda ecdadımızın ortaya koyduğu başarılarla övünüyor ancak biz aynısını hatta daha iyisini yapmak için çabalamıyoruz.
En büyük hatayı da gençlik konusunda yapıyoruz. Gençlerin ihtiyaçlarını bilmiyor, enerjilerini, aksiyonlarını kullanarak birer dava adamı yapamıyoruz.
Bu durumu değerlendiren din ve devlet düşmanları, gençlere sahipsiz olduklarına inandırarak, kendi bozuk inanç ve ideolojileri ile yoğurarak kendi maşalarını yetiştiriyor.
İslam ve iman ahlakı ile yoğrulmuş, benliklerini korumuş gençlerin teşkilatlanarak, din ve devlet düşmanlarında kardeşlerini koruması gerekmektedir.
Bir teşkilat kurulurken ilk önce yapılması gereken iş neden böyle bir yapı kurulduğunu düşünmektir. Niyetini yani misyonunu yazması ve bu niyette bir yapıya ihtiyaç olduğuna inanması gerekmektedir. Bundan sonra hedefini belirlemelidir.
Kendisini yetiştirmeye ve gençliğin yetişmesine adamış kimseler hayalperest olmaz ama hayal gücü kuvvetli olur.
Yapabileceklerine inanarak niyetine ve Allah’ın rızası için yaptığını unutmayarak hedeflerini belirlemelidir.
Ortaya koyduğu niyet ve hedef doğrultusunda hareket edecek çekirdek bir ekip kurmalıdır. Kendileri hiç durmaksızın çalışarak, kendilerini daha iyiye taşıma çabasının yanında öğrendiklerini insanlara anlatmalıdır. Şunu asla unutmamalıdır ki, bizler çalışırken düşman da boş durmamaktadır.
İngilizlerin İslam düşmanlığını ve ne denli çalıştıklarını gözler önüne seren, “İngiliz Casusunun İtirafları” kitabını gençliğin tamamının okuması ve kendisine bu kitaptan ders çıkarması gerekmektedir.
Ne mutlu genç yaşında yaratılış gayesi doğrultusunda yaşayan insanlara, İslam’ın emir ve yasaklarını tebliğ eden, milli ve manevi değerleri doğrultusunda insanları bir araya getirmeyi dert edinmiş gençlere …
Halil İbrahim ARVAS